kokular… önemlidir
kokuların bıraktığı iz…bir eve girdiğinizde sizi ilk karşılayan evin kokusudur…
burnunuzdan zihninize doğru usulca sızar ve orada asılı kalır…aradan ne kadar
zaman geçerse geçsin ister sık sık gittiğiniz bir ev olsun, ister 2 ayda bir
veya altı ayda veya 11 yıl sonra…eşiğe adımınızı attığınız anda sizi karşılayacak
kokuyu bilirsiniz…eğer sevdiğiniz ve huzur bulduğunuz bir koku ise adımınızı
gülümseyerek atarsınız…yok eğer kekremsi, boğucu, bunaltıcı bir koku ise biraz
buruşur yüzünüz, adımlarınız yavaşlar….daha eşiğe adım atmadan çıkma zamanını
düşünürsünüz ve aslında beyninize çoktan koku alma kanallarını tıkayan mesajı
göndermişsinizdir….kokunun beyninizde asılı bıraktığı tada göre ya keyifle
girip uzun vakitler geçirirsiniz veya işinizi bir an önce bitirip uzaklaşmak
istersiniz…
koku güvendir…ya
derin derin içine çekme isteği uyandırır veya uzaklaşma…evinizin kokusu aslında
sizsinizdir…eviniz sizin yaşamınız gibi kokar…insanlara sunduğunuz kokularla
aslında kendinizi sunarsınız…öylesine keyifli ve huzurlu kokular sunmalısınız
ki insanlar eşikten içeri istekle adım atsınlar…mutfağınız yemek kokmalı ki
insanlarla büyük sofraları paylaşabilesiniz ve doyabilmelisiniz…odanız huzur ve
güven kokmalı ki köşedeki koltuğunuza gömülme isteği ile adımlarınız sıklaşmalı
gelirken…müzikle dolu olmalı ki eviniz gelen aynı eşikten gülümseyerek girsin
ve müziğin kokusunu alabilsin…evinize gelen burnuna hangi kokuların
geleceğinden emin olarak gelsin…ve odamdan gökyüzünü izlesin…